Ulusal Kanser Kontrol Programı açıklandı
Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Dairesi Başkanı Prof. Dr. Murat
Tuncer, hastalara palyatif tedavi verilmesinin yanı sıra kanser
le ilgili bazı konularda da eksiklikler olduğunu söyledi
Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Dairesi Başkanı Prof. Dr. Murat
Tuncer, Türkiye'de kanser nedeniyle oluşan ağrı ve
enfeksiyonların giderilmesi ve hastalara psikososyal destek
verilmesini kapsayan palyatif tedavinin yanı sıra diğer bazı
konularda da eksiklikler bulunduğunu söyledi. Ulusal Kanser
Kontrol Programı Çalıştayı sonrasında kanser le mücadele için
belirlenen hedefler açıklandı.
Tuncer, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Ofisi Başkanı Mehmet
Kontaş ve DSÖ Kanser Danışmanı Jan Stjernsward ile düzenlediği
basın toplantısında, kanser in dünyada 10 milyon kişiyi
etkilediğini belirterek, yeterli mücadele verilmediği takdirde
gelecek her yıl 10 yılda dünyada 84 milyon kişinin bu
hastalıktan yaşamını yitireceğini söyledi.
DSÖ rakamlarına göre, 2020 yılında her yıl yeni kanser tanısı
konan hasta sayısının 17 milyona, 2050'de ise 24 milyona
yükseleceğini belirten Tuncer, hastalığın Türkiye açısından da
önemli olduğunu bildirdi.
Sigaranın kalp damar hastalıklarıyla birlikte kanser in en
önemli nedeni olduğuna dikkati çeken Tuncer, Çalıştay'da,
sigaradan alınan vergilerin yükseltilmesi ve bu vergilerin yüzde
5'inin kanser hastaları için harcanması üzerinde durulduğunu
anlattı.
Çalıştay'da ayrıca, hepatit B ve HPV aşılarının da gündeme
geldiğini anlatan Tuncer, HPV aşısının şu an için aşı programına
alınmasının gerekli görülmediğini bildirdi.
Ana hedefler
Murat Tuncer, Çalıştay'da kanser kontrolüne ilişkin şu ana
hedeflerin belirlendiğini açıkladı:
* Önümüzdeki 10 yılda ortaya çıkacak kanser lerin en az 3'te
birinin önlenmesi,
* Gırtlak, meme ve rahim ağzı kanser lerinde tamamen iyileştirme
oranının önümüzdeki 10 yılda yüzde 15'ten yüzde 80'e
çıkarılması,
* Erken tanımlanabilen kalın bağırsak ve rektum kanser lerinin
tam iyileşecek şekilde tedavi edilebilir hâle getirilebilmesi,
* Çocukluk çağı kanser lerinde tam iyileştirme oranının en az
yüzde 70'e çıkarılması,
* Ülkenin her yerinde kanser nedeniyle ağrı ve diğer sebeplerle
yaşam kaliteleri bozulan hastaların hemen tamamının 5 yıl içinde
gerekli palyatif tedaviden yararlanmalarının sağlanması.
Bulaşıcı olmayan hastalık için işbirliği
Mehmet Kontaş da Sağlık Bakanlığı ile DSÖ arasında imzalanan iş
birliği anlaşması çerçevesinde, ilk kez bulaşıcı olmayan bir
hastalık olan kanser le ilgili ortak çalışma yürütülmesinin
kararlaştırıldığını bildirdi.
Kontaş, Tütün Kontrol Programı ve Ulusal Kanser Kontrol
Programı'nın desteklenmesi için teknik imkanların sağlandığını
söyledi.
DSÖ Kanser Danışmanı Jan Stjernsward ise Türkiye'de kanser
tedavisinin oldukça yüksek imkanlarla sağlandığını belirterek,
bu konuda bilinç yaratılmasının önemine işaret etti. Ancak
Türkiye'deki tek eksiğin palyatif bakımın sağlanamaması olduğunu
kaydeden Stjernsward, “Türkiye'de palyatif bakım eğitimi almış
doktorlara ihtiyaç var. Kanser li hastaların ağrı çekmeme
hakları var. Türkiye'de bunun için bir merkez kurulmalı” diye
konuştu.
“Tek eksik palyatif tedavi değil”
Tuncer, bir soru üzerine, palyatif tedavinin, kanser nedeniyle
oluşan ağrı ve enfeksiyonların giderilmesi ve psikososyal destek
sağlanmasını kapsadığını anlattı.
Bu tedavinin kanser in oluşturduğu ikincil etkileri yok etmeye
yönelik çalışmaları içerdiğini belirten Tuncer, şöyle konuştu:
“Maalesef bu konuda çok gerideyiz. Türkiye'de hastalara palyatif
tedavi verilmesinin yanı sıra diğer bazı konularda da
eksikliklerimiz var. Maalesef ağrı tedavisi yeterince
uygulanamıyor. İnsan kaynakları eksiğimiz var. Dozyometris,
fitoteknolog, mamografır ve ev bakım hemşiresi gibi ara
elamanlar Türkiye'de yok. Bu eksiğin giderilmesi için YÖK ve
Sağlık Bakanlığı çalışma yürütüyor. Ayrıca organizasyon
eksiğimiz de var. Kanser araştırmaları konusunda bir şemsiye de
lazım. Kanser Enstitüsü bu eksiği giderecek, umuyorum. Halkın
kanser konusunda bilinçlendirilmesi de önemli. Halkımızın yüzde
80'i bunun ciddi bir hastalık olduğunu biliyor ama sadece yüzde
3'ü taramalara katılıyor.”
Tuncer ayrıca, ülkedeki kanser le ilgili eksikliklerin
giderilmesi için 27 yeni kanser merkezi açılacağını, toplumun
bilinçlendirilmesi çalışmalarının yürütüleceğini, bu yılın
sonuna kadar da 81 ilin tamamında kanser erken teşhis, tarama
merkezlerinin faaliyete geçmiş olacağını bildirdi.
|